Trombosit VermekTrombositler, vücutta oluşan kanamaları durduran ve kanın pıhtılaşmasını sağlayan önemli hücrelerdir. Sağlıklı bir bireyde 150.000 ila 400.000 arasında trombosit bulunur. Trombositler genellikle kemik iliğinin büyük hücrelerinin parçalanması sonucu oluşur ve karaciğer tarafından kontrol edilir. Kan içerisindeki ömürleri yaklaşık on gündür. Trombosit bağışı, özellikle kan kanseri olan hastalar için hayati öneme sahiptir. Kanser tedavisi gören kişiler, sürekli olarak trombosit ve kan desteğine ihtiyaç duyarlar ve bu ihtiyaç aniden ortaya çıkabilir. Ancak, trombosit bağışı çok fazla bilinmediği için bağışçısı oldukça azdır. Bulunan trombositler beş günden fazla saklanamaz. Aferez Trombosit İşlemiAferez trombosit olarak bilinen işlemde, kan özel setler içerisinde işleme tabi tutulur. Trombositler ayrıştırılarak eritrositler tekrar damara geri verilir. Bu işlem, özellikle talasemi hastaları için oldukça önemlidir. Talasemi hastaları sık sık kan ve trombosit transfüzyonuna ihtiyaç duyarlar ve aferez trombosit yöntemi, bağışıklık sistemi nedeniyle hastanın daha az verici antijen ile karşılaşmasını sağlar. Trombosit Bağışının ÖnemiTrombosit bağışı çok fazla bilinmediği için daha fazla ilgi gösterilmesi gereken bir kan bağışı türüdür. Aferez ünitesinde yapılan bu bağış türünde, trombositler iki gün içinde kendini yeniler. İşlem yaklaşık 40-45 dakika sürer ve altı ünite kandan elde edilir. Lösemi hastalarının kan pıhtılaşması için, sıfırlanan kan değerlerini yeniden toparlamaları açısından trombosit bağışı oldukça gereklidir. Kan sayımında trombosit miktarı eğer 50.000'in altındaysa, kan pıhtılaşması olmaz ve kişinin derhal ameliyata alınması gerekebilir. Kemoterapi sonrasında yapılan kan sayımında çıkan sonuçlar sıfırlanabilir. Trombositlerin ÖzellikleriTrombositlerin rengi yoktur ve çekirdek içermezler. Trombositlerin içinde yer alan glikoprotein tabakası, sağlam damarlar üzerine yapışmasını engeller. Yara almış damar üzerine gelen trombositler şişerek oluşan yırtığı tamamen kaplarlar. Yapışkan bir madde salgılayan trombositler, diğerlerinin de yapışmasını önler. Trombosit Bağışı ile İlgili Ekstra Bilgiler
Trombosit bağışı, lösemili çocuklar başta olmak üzere, pek çok hasta için hayati önem taşır. Sağlıklı bireylerin trombosit bağışında bulunarak, ihtiyaç sahiplerine yardım etmeleri, toplum sağlığı açısından büyük önem taşır. |
Trombosit bağışı yapmayı düşünüyorum ama bağıştan sonra kendimi yorgun hisseder miyim? Ayrıca, bağışın sağlığım üzerindeki etkileri ne olabilir?
Cevap yazMerhaba Torkal,
Trombosit bağışından sonra yorgunluk hissi: Evet, trombosit bağışından sonra bazı insanlar kendilerini hafif yorgun hissedebilirler. Bu durum genellikle geçici olup, dinlenme ile ortadan kaybolur. Bağış sonrasında bol su içmek ve dengeli beslenmek yorgunluğu azaltabilir.
Sağlık üzerindeki etkileri: Trombosit bağışı genellikle sağlıklı bireyler için güvenlidir. Ancak, her bağışta olduğu gibi, bazı kısa vadeli yan etkiler olabilir. Bunlar baş dönmesi, hafif baş ağrısı ve enjeksiyon bölgesinde morarma gibi küçük rahatsızlıklardır. Uzun vadeli ciddi bir risk taşımadığını söyleyebilirim.
Bağıştan önce ve sonra doktor tavsiyelerini takip etmek her zaman en iyisidir. Sağlığınızı göz önünde bulundurarak karar vermeniz önemli.